"Her ne kadar orman arazilerinin turizme açılmasında kamu yararı olsa da, orman orman olduğu için korunmalı" demişti Danıştay 6. Dairesi. Kültür ve Turizm Bakanlığı da Danıştay'ın bu gerekçeyle verdiği karara uydu.

20 Şubat 2007

İSTANBUL - "Her ne kadar orman arazilerinin turizme açılmasında kamu yararı olsa da, orman orman olduğu için korunmalı" demişti Danıştay 6. Dairesi. Kültür ve Turizm Bakanlığı da Danıştay'ın bu gerekçeyle verdiği karara uydu. Turizme açılması düşünülen ormanlarla ilgili bütün ihaleler askıdan indirildi, turizm yatırımcılarına verilen ön izinlerin tümü iptal edildi.
Danıştay, ormanların turizme tahsisiyle ilgili yasa maddesi ve yönetmeliği de 'Anayasaya aykırı' bularak Anayasa Mahkemesi'ne havale etti.
Anadolu Ajansı'ndan edinilen bilgiye göre Turizm Bakanlığı 53 yatırımcıya mektup göndererek "Tahsislerinin iptal edildiğini, teminat mektuplarının da iade edilebileceğini" açıkladı.
Danıştay'ın turizm ihalelerini durdurduğu yerler arasında Lara Temalı Park, Çeşme ve Kuzey Antalya turizm kentleri yer alıyor. Antalya'daki Sorgun Ormanı'ndaysa iki otelle ilgili ihale 'daha önce kesinleştiği için' iptal kapsamı dışında kaldı. 300 hektarlık iki golf sahasıyla ilgili ön izinlerse iptal kapsamında. Sorgun'la ilgili 'son karar', halen süren mahkeme sonunda verilecek. Sorgun'a golf sahası projesi, Mor ve Ötesi, oyuncu Pelin Batu'nun gibi popüler isimlerin de katıldığı eylemlerle protesto edilmişti.
Çanlar 2004'te çalmıştı
Tartışılan Turizmi Teşvik Yasası 1983'te yürürlüğe girdi. 2004 tarihli değişiklikle, 'tüm ormanların' turizme tahsis edilebilmesine karar verildi. Ardından 335 ihale açıldı. 335 ihalenin ne kadar ormanı kapsadığına ilişkin net bilgi yok. Ama bu ihalelerin 22'si golf sahasıydı. Bir golf sahası için 75 hektara ihtiyaç olduğu düşünüldüğünde tahribatın boyutu tahmin edilebilir.
Bu durumdan en çok etkilenecek bölgelerden Antalya'da baro harekete geçti, "Turizmi Teşvik Yasası kapsamında orman arazilerinin turizme tahsis edilmesine ilişkin yönetmelik Anayasa'ya aykırı" diyerek Danıştay'a başvurmuştu. Antalya Barosu Çevre ve İmar Kurulu Başkanı avukat Tuncay Koç,gelinen noktadan umutlu. Kararın 'tüm ormanlık arazileri' kapsadığını vurgulayan Koç, "Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla ormanlarımız tamamen kurtulmuş olacak" dedi.
Sorgun Platformu Koordinatörü Işıl Eteş de memnundu: "Turizmi Teşvik Kanunu, 1983'ten bu yana turizmi geliştirme adına yapılan orman katliamlarının tamamından sorumlu. (Danıştay'ın aldığı) kararla, Anayasa Mahkemesi kararı sonuçlanana kadar, turizme yeni orman tahsisi yapılamayacak olması yüreklere su serpti. Ancak, karar geçmiş tahsislere etki etmeyecek. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararı beklerken, geçmiş tahsislerin iptali için de mücadelemizi sürdüreceğiz." Turizme tahsis edilen ormanlık alanlarla ilgili tek tek dava açmaktan bıkan TEMA Vakfı Genel Müdürü Dr. Uygar Özesmi de Danıştay kararıyla nefes aldıklarını söyledi.
'Orman, orman kalsın'
Danıştay'ın verdiği gerekçeli karar şöyle: "Her ne kadar orman arazilerinin turizm yatırımlarının tahsisinde kamu yararı bulunduğu düşünülebilirse de, ormanların orman olarak korunmasındaki kamu yararının daha öncelikli ve üstün nitelikte olduğu açıktır' hükmüne yer verilerek dava kabul görmüş, anılan Turizmi Teşvik Yasası'nın 8. maddesi ve buna bağlı kamu arazisinin turizm yatırımlarına tahsisi hakkında yönetmeliğin ilgili maddelerinin Anayasa'ya aykırılığı saptandığı için konu Anayasa Mahkemesi'ne intikal ettirilmiş ve yüksek mahkeme bir karar verinceye kadar tüm orman alanlarının tahsisinin yürütmesi durdurulmuştur."
Türkiye, 1950-1997 yılları arasında ormanlık alanlarının yüzde 56'sını 'yasal düzenlemeler'le yitirdi.