Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

'Kuzeye 2 kent felakettir'

Bakanlar kurulu, İstanbul'un yeni yerleşim yerlerini belirledi. İstanbul'un kuzey ormanlarını ve su havzalarını kapsayan bölgede iki ayrı şehir kurulacak. Uzmanlar, projeye tepkili.

16 Kasım 2012

Bakanlar kurulu, 12 Ağustos 2012’de İstanbul ’un geleceğini değiştirecek önemli bir karara imza attı. İlk kez Radikal gazetesinin duyurduğu 3. havaalanın yerinin de belirlendiği Bakanlar kurulu kararında, toplam büyüklüğü 29 bin 500 hektar olan 2 ayrı yeni yerleşim yeri kurulması planlanıyor. Yeni yerleşim yerleri, Marmara’da Avcılar’dan başlıyor, Sazlıdere Baraj Gölü’nün tamamını içine alıp, kuzeyde Terkoz Gölü’ne kadar uzanıyor. 3. havaalanı ile de sınırı bulunuyor. Afet riskini bertaraf etmek için ruhsatsız, iskansız ve afet riski altındaki yapılar tasfiye edilmesi amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilendirildi. Uzmanlar, İstanbul’u kuzeye taşıyacak projeye tepkili.

Tüm Trakya’nın felaketi olur
Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı:
“Bakanlar kurulu okuduğunda ‘Afet Yasası’nın gerçekte ne anlama geldiği açıkça anlaşılıyor. Sazlıdere, Terkos Gölü gibi çok büyük ekolojik rezerv alanının, hiçbir şekilde yapılaşmaya açılmaması gereken alanların afet bahanesiyle yapılaşmaya açıldığını görüyoruz. Buralar, İstanbul’un öncelikli alanları. Mutlak korunması gerekiyor. İstanbul’un içme suyu açısından bakir kalmış alanlar. Afet Yasası’nın ne büyük bir rant alanı açtığını görüyoruz. Yeni yerleşim yerleri tüm ekolojik sistemin yok edilmesi demek. 100 bin ölçekli plana uyulmayacaksa, o plan neden yapıldı? Bakanlar kurulu kararına itiraz edeceğiz. 60 günlük süre var. İstanbul’un nüfusu, yaşam alanları, doğal kaynakları, tarım alanları, suyu, ormanı düşünülmeden, sadece yeni alanlar açmak için yere kararlar alınıyor. Dünyanın en usulsüz işidir. İstanbul’un ve Tarkya bölgesinin felaketi olur.”

Kuzeye gelişme stratejisi
İstanbul Metropolitan eski Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Kaptan:
“4-5 yıl önce yapılan planların stratejileri tamamen çöktü. Temelde 3 fonksiyon var, Çalışma, konut ve sosyal donatı alanlarının uyum içinde büyümesi gerekir. Paralel büyümezse spastik şehirler olur. İstanbul’un sağ ve sol metropolitan alt bölgeleri vardır. Batıdaki alt bölge Silivri ve Çorlu. İkisi bir bütün. Batıdaki alt bölgenin nüfusu gelecekte 4-5 milyon olacak. Havaalanı çok önemli. 600 bin kişinin çalışacağı, demir, deniz yolu, liman bütünleşmesinde çok ciddi entegrasyon projesidir. Bakanın da katıldığı pek çok çalışmada havaalanı planlandı ve onaylandı. Silivri’deki onaylı havalanı lokomotif olacaktı. Şimdi bu kalktı. Kuzeye taşındı. Doğu’da simetrisi var. Kartal - Gebze alt metropolitan bölge. Raylı, deniz, demir yolu entegrasyonu var. İstanbul’un kurtuluşu bu iki alt bölgenin sağlıklı gelişmesine bağlı. İstanbul Metropolitan bunları böyle götürmüştür. İstanbul ulaşım sistemi, demiryolu, havayolu, karayolu entegrasyonuna bağlı bir sistematik için de çözülmüştür. İstanbul’un kuzeyine yerleşmek gibi bir strateji söz konusu değildir.”

Bize plan değil, pilav lazım
Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Bölge Planlama Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Betül Şengezer: “Sözün ve bilimin bittiği noktadayız. Değil bir plancı, hiçbir aklı selim insan, afete maruz insanları kurtaracağım diye, hayati önemdeki su kaynaklarını ve orman alanlarını yok etmez. Hiç bir bilimsel belgede böyle bir önermede bulunmaz. Bize plan değil, pilav lazım mantığı, doğal olaylara bağışıksız kentleri yarattı. Deprem Master Planları, Kent Şuraları, Yüz binlik planlar ile bilim insanları siyasilerin biriktirdiği sorunları çözmek için biraraya getirildi, emek harcattırıldı.”

  • Paylaş:
alternative title

YORUMLAR