Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

İnönü'yü on binler uğurladı

12 Eylül sonrası Türk siyasi hayatında ciddi roller oynayan ve tedavi gördüğü ABD'de hayatını kaybeden saygın siyasetçi ve fizikçi Erdal İnönü dün toprağa verildi. Teşvikiye Camii'ndeki cenaze namazına CHP lideri Baykal'la eski ve yeni muhaliflerinin yanı sıra, bakanlar, siyasi liderler ve TSK'nın komuta heyeti katıldı. İnönü'nün yaşamı boyunca birleştirmeye çalıştığı solun bölünmüş görüntüsü, namazdan mezarlığa kadar her an gözlenebiliyordu.

05 Kasım 2007

İSTANBUL - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar'la arka arkaya duruyor. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, belirsiz bir boşluğa bakıyor. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, yan yana geldiği Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve CHP Genel Başkan adayı Haluk Koç ile söyleşiyor. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ise en 'sağda', Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile kulaktan kulağa konuşuyor. Eski Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan ve eski CHP milletvekili Bülent Tanla, en arkada olan biteni izliyor. Dargın, küskün ve dağınık sosyal demokratlar, "Birleştiriciydi" diyerek övdükleri Prof. Dr. Erdal İnönü'nün, Teşviye Camisi'ndeki tabutu başında işte bu görüntüyü veriyordu.
ABD'de yaşamını yitiren eski Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı ve SHP Genel Başkanı Prof. Dr. Erdal İnönü'nün cenazesi, Amerikan Hastanesi'nden yola çıkarılırken, cenaze namazının kılınacağı Teşvikiye Camisi'nin avlusunda hınca hınç kalabalık vardı. Topluluk bu avluya sığmayıp yola taşmıştı. Cami çevresindeki yollar trafiğe kapatılmıştı. Camiye ulaşılan güzergâhlarda güvenlik noktaları oluşturuldu, üst araması yapıldı.
Sosyal demokratların, biraz sonra İnönü'nün tabutu başındaki
'parçalanmışlık' fotoğrafı, güzergâha asılmış 'taziye' pankartlarından da daha net anlaşılıyordu. CHP Şişli ilçe örgütü ile Şişli Belediyesi'nin taziyeleri beşer metre aralıkla asılmıştı.
'Güzel insan canım eşim güle güle'
İnönü'nün, üzerine kırmızı beyaz karanfiller ve Türk bayrağı örtülen, önüne, eşi Sevinç İnönü'nün, "Güzel insan, canım eşim güle güle" yazılı çiçek koyduğu tabutu musalla taşına konulurken, avludaki kalabalığın sayısı da 10 bini aşıyordu. Avlu içinde güvenliği polisler sağlıyor, Sarıgül'ün zabıtaları da yardım ediyordu. Namaz vaktine kadar cenaze başında polisler saygı nöbeti tuttu. Bu arada, İnönü'nün eşi Sevinç İnönü, kız kardeşi Özlem Toker, yeğeni Gülsün Bilgehan ile Hikmet Çetin ve Onur Kumbaracıbaşı da, avlu içerisinde hazırlanan özel bir bölümde taziyeleri kabul etti.
İmamın namazı kıldırmak üzere arkasına geçtiği tabutun önünde dargın, küskün ve parçalı sosyal demokratlar saf tuttu. Baykal ve Sağlar, tabutu ortalamışlardı. Bazen arka arkaya, bazen yan yanaydılar. En öndeyken, daha sonra geriye doğru kalıp kalabalığa karıştılar.
SHP lideri Murat Karayalçın ve yeni AKP'li bakan Ertuğrul Günay, tabuta göre sağ köşede saf tuttu. Bu ikiliye CHP Genel Başkan adayı Haluk Koç ile SHP'nin eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen katıldı. Dört eski 'yoldaş' suskunluğu yeğlemişti.
DTP'li Türk ve Sakık da katıldı
Baykal'ın azılı muhalifi Sarıgül, sağ uçta, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Vali Muammer Güler ile saf tuttu. Sarıgül ve Topbaş kulaktan kulağa konuşuyordu.
İmamın, 'devlet adamının adil ve barışçı olması' vaazını Sarıgül başıyla onaylıyordu. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, sol uçta sessizce bekliyordu. Tabutun yakınında olmayı istememişti. Eski SHP'li, yeni DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve partinin Muş milletvekili Sırrı Sakık en 'uçta'daydı.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen ve milletvekili Cevdet Selvi, Baykal'a yakın durdular. Baykal'ın muhalifleri Celal Doğan ve Bülent Tanla ise en arkadaydılar.
Sosyal demokratlar, 'birleştiriciliğini' övdükleri İnönü'ye, dağınıklık içinde helallik verdi. Tabut omuzlara alındı ve cenaze aracına konulmak üzere Nişantaşı Vali Konağı Caddesi'ne kadar taşındı. Kardeşi Ömer
İnönü'nün torunu Münci İnönü, yürüyüş boyunca İnönü'nün fotoğrafını taşıdı.
Güzergâh üzerindeki evlerden alkış yükseliyordu. Binalardan birine, üzerinde İnönü, Bülent Ecevit, İsmail Cem, Aydın Güven Gürkan'ın fotoğraflarının bulunduğu, "Türk soluna yön veren büyük liderler... Sevgi, saygı, hassasiyetinizi onlar yaşarken neden göstermediniz?" yazılı bir pankart asılmıştı. 10 bini aşan kalabalık, İnönü'yü Zincirlikuyu Mezarlığı'na kadar yürüyerek uğurladı. İnönü, buradaki aile mezarlığında defnedildi.
Gül ve Büyükanıt çelenk gönderdi
Cenazeye katılan bazı isimler şöyle: Devlet bakanı ve başbakan yardımcıları Hayati Yazıcı ve Nazım Ekren, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Anavatan Genel Başkanı Erkan Mumcu, DİSK Genel Başkanı Süleymen Çelebi, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, Ercan Karakaş, Algan Hacaloğlu, Kutlu Aktaş, Nevzat Ayaz, Berhan Şimşek, Zülfü Livaneli, Aydın Doğan, Hikmet Çetin, Onur Kumbaracıbaşı ve Mehmet Moğultay.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve eşi ile tüm kuvvet komutanları, KKTC Başbakan Yardımcısı Turgay Avcı, Dışışleri Bakanlığı, MİT Müsteşarlığı ve Türk Musevi Cemaati Başkanı Silvio Ovadya da çelenk gönderdi.
'Hayatımda gördüğüm en iyi adamdı'
Cenazeye katılan siyasiler ve yazarların Erdal İnönü hakkındaki düşünceleri şöyle:
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal: Cumhuriyet projesinin ortaya koyduğu her yönüyle iyi yetişmiş, ideal aydın tipini temsil ediyordu.
Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz: Siyasi rakip olmamıza rağmen ilişkimiz her zaman medeni oldu. Bunu sağlayan en önemli şey, İnönü'nün uzlaşmacı ve hoşgörülü bir kişiliğe sahip olmasıydı. Siyaseti kendiliğinden bırakarak, ender bir uygulamaya öncülük etti.
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın: Sosyal demokratların birleşmesi yönünde çok çaba harcadı, yaşamı boyunca birliktelikten yana oldu. Türkiye'nin sevdiği bir isimdi. Tam anlamıyla, adam gibi adamdı.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk: Bugün herkes bu dönemde İnönü
gibi, demokrasiyi ve yurttaşını kucaklamaya hazır bir insan arıyor.
Eski milletvekili Zülfü Livaneli: Adının önüne hiçbir sıfat eklemeden Erdal İnönü olarak hayatını sürdürdü. Makama önem vermeyen İnönü'yü halkımız, 'makamı cennet olsun' diyerek uğurluyor.
Eski Milletvekili Ercan Karakaş: Bilim adamlığı siyasete çok farklı
şeyler kazandırdı. Bildiğimiz lider tiplerinden biri değildi. Kadro çalışmasına ve bilgiye çok önem verirdi.
Yaşar Kemal: Hayatımda gördüğüm en iyi adamdı. Büyük bir bilim adamıydı. Siyaset kötü bir şey ama bu adam siyaseti bile güzelleştirdi.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül: Gücünü hiçbir zaman
koltuktan almadı. Koltuklar ona değil, o koltuklara hükmetti.
Eski Kültür ve Turizm Bakanı İstemihan Talay: Siyasete İnönü ile atıldım. Olaylara bütüncül bakabilen bir insandı. Halkını seven, halkına hizmet eden bir bilim ve siyaset adamıydı.
Eski Adalet Bakanı Mehmet Moğultay: Çok alçakgönüllü ve mütevazı bir kişiliğe sahipti. Hep halkla birlikte olup onun sesine kulak verdi.
'İlim insanlık güzellik demekti...'
Hep uzlaşmacı ve birleştirici kimliğiyle ön plana çıkan İnönü'nün cenaze törenine akın eden vatandaşlardan bir grup sitemkâr bir pankart taşıyordu.
FOTOÐRAF: AHMET DUMANLI / AA


İnönü'yü omuzlayan, kucaklayan ve taşıyan 10 bine yakın vatandaşın her biri aklında farklı 'Erdal İnönü' vardı. Emekli subay Ahmet Aktaş'a göre, İnönü'yle birlikte çok süper bir güç kayboldu. İnönü, Aktaş için, 'İlim, insanlık, güzellilik ve ılımlılık' demekti.
İşçi Ömer Korsan, İnönü'yü samimiyeti için seviyordu. 28 yaşındaki tasarımcı Nil Deniz, 'sevimli' bir İnönü anımsıyordu.
Dürüst, ilkeli, sözünde duran...
Cenazeye kızı Melike ile katılan emekli işçi Enver Yılmaz'ın
İnönü'sü, 'dürüst, ilkeli, sözünde duran ve insanları kırmayan'dı.
Memur Sadık Denizli, Erdal İnönü'yü "Dürüst ve demokrasiye sahip çıkan" diye anlatıyordu. Denizli'ye göre İnönü, solun derli toplu olmasını sağlamıştı.
Seda Altındünya için İnönü, babasından beri halka hizmet ediyordu.
Mimar Sevinç Baliç'se duygularını şöyle anlatıyordu: "Erdal İnönü Türkiye'de örnek bir insandı. Burada tek üzüldüğüm konu, cenazeye katılanların çoğunun 30 yaşın üstünde olması. Gençlerimiz maalesef değerini anlayamamış, tanımamış"
Muhammer Yorgancı: "Bir gün Ankara'ya giderken mola yerinde tesadüfen karşılaştık. Birlikte çektirdiğimiz fotorafla cenazeyi geldim. Babası İsmet İnönü de 1942'de Ticaret lisesinde derse kaldırmıştı beni. İkisi de memleketin değerleriydi."
İnşaat ustası Mehmet Fidan: "Türkiye'de hiçbir zaman hak ettiği değeri bulamadı."
Emekli Aysel Baltaç: "Büyük adamın büyük oğluydu. Türkiye
olarak çok büyük bir değeri kaybettik. Her davranışı örnekti."

  • Paylaş:
alternative title

YORUMLAR